02 MAYIS 2024 PERŞEMBE

sabah uyandıktan  sonra dün tüp bittiği için yapamadığım kuymağı yaptım ve yedim. sonra ex'e ezgisu'nun düğününe gitmeyle ilgili mesaj attım. son derece canımı sıktı. moralimi bozdu. nasıl olduysa lafa günaydınla başladım. kendi yediği boku bana yamayıp, ne o, birşey mi isteyeceksin. lafa niye günaydınla başladın diye yazdı. amına kodumunun sürtüğü. bunu yapan sensin. bunu senin suratına vurdum. aylardır içinde yara gibi taşıyormuş. fırsatını bulur bulmaz kustu. ben nasıl bu karıyla evlendim ya... korkunç bir yaratık. tatarlara karşı ırkçıyım artık. allah tüm tatarların belasını versin. bok gibi bir ırk. tatar kini yeter zaten.. can sıkıntısından boğazım durmuyor. dün gece bitiremediğim çikolatayı bitirdim. üstüne hoşmelimi de yedim. öğleyin de yumurta kırıp yedim. sonra dilek'i aradım. bu sefer ben dert yanabilir miyim diye. olur dedi. aradım. anlattım. içimi dökmeye ihtiyacım var. çok fena canım sıkılmış. ankaraya tek başıma gitmeye karar verdim. şükranı arayıp otele nasıl gidebileceğimi sordum. sesimden kötü olduğumu anladı. ona da ex'in marifetini anlattım. belediyeden aradılar. keşfe gidiyorlarmış. arabayla gittim. biraz sonra geldiler. bu arada ramo abisinin hacıya gideceğini, istersem onu görmemi söyledi. tabii şeytan görsün yüzünü demedim. ama isabet olmuş. o yokken şu dava işini başlatırım. anadolu mahalesine gitmişken vişne caddesindeki vergi dairesine de gitseydim iyiydi ama aklıma bile gelmedi. eve dönünce jeton düştü. evin önündeki iğne deliğine parkettim gene arabayı. oraya benden başkası giremez. zaten geçen gün parkederken de oradan geçenler oraya girmez araba demişlerdi. karşılarındaki şoförden haberleri yok tabi... sadece direkteki koruyu çekiçle düzlemem gerekti biraz... evde mutfak bahçesini yıkadım ve toparladım biraz. kediler orayı mahvettiler. saksıları haftalar önce kırmışlardı zaten. mangalı da devirmişlerdi. kapının ağzına yuvalandıklarından oraya çıkamıyorduk bile. iç taraftaki kapalı yere geçmiş yavrular. anne de yok. bu fırsatta orayı yıkadım ve biraz topladım. kokuyor. kediler gittikten sonra tuzruhu ile yıkamam gerekecek. kardemirden para kazanmışım epey. onu sattım. düşükten gene aldım. küçük bir kâr ile satış emri verdim ama daha çok düşmüş. 1000 küsur lira kârdayım gene de... asıl oba ve reeder'dan zararı nasıl çıkaracam, bilmem. sanırım orada zararı sineye çekmek gerekecek. uzun süre iflah olmaz o kâğıtlar. ayrıca, bugün tuğba ile konuştum. günlerdir onu arayamıyorum, yasak. türkiyede. dün bana twiterdan mesaj atmıştı. ben de mesaj attım ve aradım. ona da exden dert yandım. iyi geldi onla konuşmak. zaten o kız bana hep iyi geliyor. keşke yaşlarımız tutsaydı da ömrümü onla geçirebilseydim. nilü mesaj attı. cuma ve tüm haftasonu işi varmış. bari bu akşam kısa süreliğine de olsa gelmesini söyledim. gelmedi. yapayalnızım. unutmadan yazayım. gece dilek aradı beni. dün canım çok sıkıldığında onu aramıştım dert yanmak için. bülentle araları gayet iyiymiş. onlara iyi gelmişim. ne güzel. o arada yaptıkları birşeyden bahsetti. dilek benim için bir arkadaşını ayarlamaya niyetlenmiş. bülent ile de konuşmuş. bülent o kadının benim için uygun olmayacağını söyleyince vazgeçmiş. kızma sakın, mutlu olmak senin de hakkın, diyor. bana bir kadın bulacak, kesin...  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

01 ARALIK 2023 CUMA

27 OCAK 2024 CUMARTESİ

28 ARALIK 2023 PERŞEMBE